Çörek otu tohumları pek çok uygarlıkta `kutsal` kabul edilmiş ve belki de bir baharatın görüp görebileceği en fazla saygıyı görmüş. Peygamber Efendimizin bu konuda çok özel bir hadisi mevcut: "Çörek otuna kıymet verin, zira o ölüm dışında her derde şifadır." Bilimsel veriler bu hadisin gerçekliğini kanıtlıyor adeta çünkü yapılan yüzlerce hücre ve hayvan deneyi gösteriyor ki etki yelpazesi çok geniş bu sihirli tohumların.
Bugün artık biliyoruz ki normal koşullarda, sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahipsek, kolay kolay kanser olmuyoruz. Kilit nokta sağlıklı bağışıklık sistemi yani. Çörek otu tohumlarının bağışıklık sistemi üzerindeki olumlu etkileri hakkında o kadar çok bilimsel çalışma var ki. Ayrıca birkaç kontrollü hayvan deneyinde, çörek otu tohum özütü verilen hayvanların çeşitli kanser yapıcı kimyasal maddelere karşı korunduğunu ortaya koydu.Çörek otundaki doymamış yağ asitlerinin kombinasyonu da mükemmel. Kan damarlarını oksitlenmeden korumak için neredeyse her şey var formülünde. Sağlıklı kan damarları ise sağlıklı kan akımı, o da sağlıklı bir beden anlamına gelir her zaman.Çörek otunda bulunan timokinin, kanser hücrelerini programlanmış hücre ölümüne yani hücre intiharına sürükleyip kanser kitlesinin büyümesini yavaşlatıyor. Anticancer Research-Kanser Karşı Araştımalar adlı dergide ABD kaynaklı bir araştırmanın makalesi şu başlıkla sunuldu: "Çörek otu tohumlarının hem işlenmemiş formu hem de ayrıştırılmış aktif maddeleri deneysel olarak tümör karşıtı etki gösteriyor!"2010 yılında Nutrition and Cancer-Beslenme ve Kanser adlı bilimsel dergide çörek otu tohumlarının esas etken maddesi olan timokinonun hangi etki mekanizmaları ile kansere karşı savaştığını ortaya koyan bir review (bilimsel yayınların özeti) yayımlandı. Birçok çalışmanın özeti anlamını taşıyan bu çalışmada, çörek otunun üç temel mekanizmayla anti-tümör etki gösterdiği ortaya konuldu.İlki ve en meşhuru, tümör hücrelerini `apopitoza` yani `hücre intiharına` zorlamasıydı. Patolojide buna `programlanmış hücre ölümü` denir ve vücudun kansere karşı en önemli doğal savunma mekanizmasıdır.İkincisi `anjiogenez inhibisyonu` yani tümörün beslenmesini sağlayan yeni damarların oluşumunun engellenmesi. Tümör büyümek için beslenmek, kanlanmak zorundadır ve bunu kendine yeni damarlar oluşturarak yapar, işte çörek otundaki bazı aktif maddeler bu oluşumu engeller.Üçüncüsü ise `hücre döngüsü arresti`, yani `hücre üremesinin durması`. Bunun da anlamı şu: tümör büyürken, her bir hücre, özel bir büyüme döngüsüne girer ve bir hücre olarak girdiği o döngüden iki hücre olarak çıkar, bu şekilde de tüm tümör kitlesi büyür. Çörek otundaki timokinon, bu döngüyü engelliyor ki bu birçok kemoterepi ajanının da etki mekanizması aynı zamanda.Malezya Putra Üniversitesi’nde yürütülen bu hücre deneyi, insan rahim ağzı kanseri hücreleri üzerinde yapılmış. Suudi Arabistan’da Riyad’da İnsan Kanserleri Genomik Araştırma Merkezi’nde yürütülen çalışmada timokinonun, özel bir lenf kanseri türü olan `primer effüzyon lenfoması` isimli, akciğer zarında fazla miktarda sıvı birikimiyle seyreden bir lenfoma türünün üremesini baskıladığı sonucuna varılmış.Beyrut Amerikan Üniversitesi biyoloji departmanında yapılıp 2005 yılında `International journal of oncology` adlı yayında sunulan çalışmada çörek otu timokinonu’nun insan kalın bağırsak kanseri hücrelerinde kanserli hücre intiharının tetiğini çektiği ortaya konmuş.Yapılan çalışmalar istatiki olarak değerlendirildiğinde görülüyor ki; çörek otu, yan etki göstermeden kalın bağırsaktaki kanserleşme sürecini yavaşlatıyor hatta engelliyor.Emoterapi ilaçlarının bazıları kalpte olumsuz yan etkiler
oluşturabiliyor. Yapılan bazı çalışmalarla, bu ilaçların kalbe toksik etkisine karşı çörek otu yağındaki timokinonun koruyucu olduğunu ortaya koymuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder